Arabuluculuk, dava açılmadan önce yahut açılmasından sonraki süreçte ihtiyari veya zorunlu olarak başvurulan bir çeşit uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabuluculuk faaliyeti ile amaçlanan daha hızlı ve ekonomik şekilde uyuşmazlığın çözülmesidir. Arabuluculuk faaliyetinin zorunlu tutulduğu yasal düzenlemelerde, bu husus bir dava şartıdır ve arabuluculuğa başvurulmadan dava açılması durumunda dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddedilmesi sonucunu doğurur. Arabuluculuğun bir dava şartı olarak öngörüldüğü uyuşmazlıklarda arabuluculuğa başvurulmuş olması ve bu sürecin başarısızlıkla sonuçlanmış olması durumunda sürece ilişkin tutanakla birlikte dava açılabileceği öngörülmüştür.
Uyuşmazlığın tarafları bizzat, kanuni temsilcileri yahut avukatları aracılığı ile katılabilirler. Arabulucu taraflar ile görüşerek davanın esasını araştırır ve ilk oturum tarihi tayin edilir. Arabulucu faaliyetini 3 hafta içerisinde sonlandırmakla yükümlüdür. Ancak zorunlu olması halinde en fazla 1 hafta kadar bu süre uzatılabilir. Taraflar uyuşmazlık konusu üzerinde tamamen yahut kısmen anlaşırlarsa, arabulucu tarafından bir anlaşma son tutanağı düzenlenir ve kısmen anlaşma hali mevcutsa, anlaşılan ve anlaşılamayan her husus tutanağa işlenir. Anlaşamama halinde arabuluculuk sonunda düzenlenen tutanak, dava dilekçesine eklenerek yetkili ve görevli mahkemede dava açılabilir.
Arabuluculuk faaliyeti; görüşmelerden sonuç alınamaması, taraflar arasında anlaşma sağlanamaması, taraflar katılamadığı için görüşme yapılamaması yahut yasal süresi içerisinde anlaşmaya varılamaması durumlarında sona erer. Ancak arabuluculuk faaliyetlerinde, taraflardan birisi geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmazsa ve bu sebeple arabuluculuk görüşmeleri sona ererse, uyuşmazlık için açılacak olan dava sonucunda toplantıya katılmayan taraf tamamen veya kısmen haklı çıksa dahi yargılama giderlerine mahkûm edilir.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu uyarınca bireysel yahut toplu iş sözleşmelerinde, işçi yahut işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade istemiyle açılan davalarda zorunlu arabuluculuk öngörülmüştür. Zorunlu arabuluculuk sistemi ile mahkemelerin iş yükünün hafifletilmesi ve de uyuşmazlıkların daha hızlı çözülmesi amaçlanmaktadır.