Ceza hukukunda mahsup sadece tutuklu kalınan suça ilişkin mahkumiyet alınması durumunda değil, başka suçtan tutukluluğun mahsup edilmesi şeklinde de uygulanır. Şartları: İlk suç nedeniyle kişinin tutuklanması gerekir. Tutukluluğun mahsup edileceği mahkumiyete ilişkin suç ise ilk suça ilişkin verilen ceza mahkemesi kararı kesinleşmeden önce işlenmiş olmalıdır. Mahsubun yapılabilmesi için başka suçtan tutuklu kişinin tahliye olması da şart değildir. Tutukluluk kararı verilen suça ilişkin kamu davasının, mahkumiyet veya beraatle sonuçlanması mahsup kararı açısından önem taşımamaktadır. Aynı şekilde tutuklama kararı verilen davanın düşmesi, durması, dava zamanaşımına uğraması gözaltında veya tutuklulukta geçirilen sürenin mahsup edilmesine engel değildir. Mahsup için kişi hürriyetinin kısıtlanmış olması yeterlidir. Başka suç sebebiyle tutukluluğun mahsup edilebilmesi için ikinci suç sebebiyle mahkumiyetin kesinleşmiş olması şarttır. Hapis cezasının ceza infaz kurumunda infaz edilecek süresi üzerinden mahsup işlemi yapılır. Aynı zamanda mahsup, kişinin ceza infaz kurumu dışında geçirmesi gerek denetimli serbestlik süresi üzerinden de yapılabilir. Yukarıdaki örnekte iki yıl ceza infaz kurumunda kalması gereken kişi, bir yıl kaldıktan sonra iyi halli olması nedeniyle cezasının infaz edilecek son bir yılına denetimli serbestlik uygulanarak tahliye edilirse, başka suçtan tutukluluğu bu aşamada cezadan mahsup edildiğinde denetimli serbestlik süresi dokuz aya inecektir.
Başka suçtan dolayı kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bütün haller; tutukluluk, gözaltına alma veya gözlem altına alma şeklindeki tüm uygulamalar sebebiyle geçirilen sürelerin şartlarının oluşması durumunda cezadan mahsup edilmesi gerekmektedir.
Mahsup işlemi yargılama neticesinde hükmedilen adli para cezası üzerinden de yapılabilir. Mahsup hükümlerini düzenleyen Türk Ceza Kanunu madde 63’e göre adli para cezasına hükmedilmesi durumunda, başka veya aynı suç nedeniyle tutuklulukta geçirilen bir gün 100 TL sayılmak üzere cezadan indirim yapılır.