T.C YARGITAY
8.Ceza Dairesi
Esas: 2018/ 8341
Karar: 2019 / 1354
Karar Tarihi: 04.02.2019
ÖZET: Zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın mahkumiyetine karar verildiği 26.12.2005 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla mahkumiyet kararı verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
(765 S. K. m. 102, 316) (5271 S. K. m. 231)
Dava: Parada sahtecilik suçundan sanık … hakkında 04.03.2010 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar kaldırılarak hükmün açıklanması sonucu verilen kararın Dairemizce bozulması üzerine 765 sayılı TCK.nun 316/4. madde ve fıkrası uyarınca mahkumiyetine dair; İSTANBUL 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.03.2018 gün ve 2018/74 esas, 2018/84 karar sayılı hükmünün süresi içinde Yargıtay’ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelendi.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
5271 sayılı CMK.nun 231/8. maddesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanığın beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulacağı belirtilmiş olup, bu denetim süresi hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının usulüne uygun olarak kesinleşmesi üzerine başlamaktadır. İncelemeye konu dosyada; sanık hakkındaki 04.03.2010 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin gıyabi kararın, sanık müdafii yerine sanığa tebliğ edildiği ve 7201 sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca vekil ile takip edilen davalarda vekile tebliği gerekmesi nedeniyle yapılan tebligat usulsüz olup hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararın bu nedenle kesinleşmediği anlaşılmakla; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri karşısında; sanığa yüklenen “parada sahtecilik ” suçunun yasa maddesinde öngörülen cezalarının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesinde belirlenen 10 yıllık asli dava zamanaşımının, zamanaşımını kesen son işlem olan sanığın mahkumiyetine karar verildiği 26.12.2005 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmekle sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta anılan Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4. ve CMK.nun 223. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE, 04.02.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.