Tekerrür, daha önce işlenen bir suçun cezası kesinleştikten belli bir süre sonra ikinci bir suç işlenmesidir. Suçta tekerrür, ancak ilk işlenen suç kesinleşmişse söz konusu olabilir. Suçta tekerrür hükümleri uygulanan mahkum, cezasını mükerrirlere özgü infaz rejimi hükümlerine göre infaz eder. Tekerrür, hükümlünün ikinci kere suç işlemesi sebebiyle, ilk kez suç işleyen bir kişiye göre daha ağır bir yaptırım sistemiyle karşılaşması için Türk Ceza Kanunu madde 58’de düzenlenmiştir.
İlk işlediği suç nedeniyle yargılanıp mahkum olan hükümlünün bu ilk suçunun cezasının kesinleşmesinden sonra ikinci suçu işlemesi gerekir. Cezanın kesinleşmesi, yerel mahkeme tarafından verilen karar temyiz edilmişse Yargıtay tarafından hükmün onanması ile mümkün olur. İşte bu kesinleşmiş cezadan sonra ikinci bir suç işlenmesi halinde tekerrür hükümleri uygulanır.
Tekerrür hükümlerinin uygulanması için ilk suça dair mahkumiyetin infaz edilmiş olması şart değildir. Önemli olan ilk mahkumiyetin kesinleşmesidir. Hatta infazın ertelenmesi vb. gibi kişisel hukuki nedenlerle cezasının infazı henüz başlamamış olabilir. İlk ceza mahkumiyeti kesinleştikten sonra cezanın infaz aşamasına gelip gelmediğinin hiçbir önemi yoktur.
Birinci suç nedeniyle verilen ceza kesinleşmiş, ancak infaz edilmemişse; ikinci suç, birinci suçun kesinleşmesinden sonra olmak kaydıyla, ne zaman işlenmiş olursa olsun ikinci suç nedeniyle suçta tekerrür hükümleri uygulanır.
Birinci suç nedeniyle verilen ceza kesinleşip infaz edilmişse, işlenen ikinci suça tekerrür hükümlerinin uygulanabilmesi için;
1) Birinci işlenen suçtan dolayı mahkum olunan hapis cezası beş yıldan fazla ise, birinci suçun cezasının infaz edilmesinden itibaren beş yıl içinde ikinci suçun işlenmesi gerekir. Birinci suça dair cezanın infazından itibaren beş yıldan fazla süre geçmişse tekerrür hükümleri uygulanamaz.
2) Birinci işlenen suçtan dolayı mahkum olunan hapis cezası beş yıl veya daha az süreli hapis cezası veya sadece adli para cezası ise, birinci suç nedeniyle mahkum olunan cezanın infaz edilmesinden itibaren üç yıl içinde ikinci suçun işlenmesi gerekir. Bu halde, ikinci suç üç yıl geçtikten sonra işlenirse ikinci suça tekerrür hükümleri uygulanamaz.
Suçta tekerrür hükümleri uygulanan hükümlüye 5275 sayılı İnfaz Kanunu’nun 108. Maddesinde düzenlenen mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanır. Mükerrirlere özgü infaz rejimi, hükümlünün cezaevinde daha fazla kalmasına yol açar.
Tekerrür halinde işlenen ikinci suçun cezası seçimlik olarak hapis cezası veya adli para cezası olarak öngörülmüşse, hapis cezasına hükmedilir. Hükmedilen hapis cezası adli para cezasına çevrilemez.
Tekerrür halinde cezanın infazından sonra gelmek üzere hükümlü Denetimli Serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmelidir. Mahkeme sadece denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar vermelidir. İnfazdan sonra ne kadar süreyle denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağına, infaz aşamasında koşullu salıverme kararı veren mahkeme tarafından kararlaştırılması gerekir.
Suçta tekerrür halinde, işlediği ikinci suçtan dolayı hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanır. 5275 sayılı İnfaz Kanunu’nun 108. maddesine göre;
1– Tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan;
- a) Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının,
- b) Müebbet hapis cezasının otuzüç yılının,
- c) Süreli hapis cezasının dörtte üçünün,
İnfaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabilir.
2– Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamaz.
3– İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez.
4– Hâkim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler.
5– Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıverilmeye ilişkin hükümler uygulanır.
6– Hâkim, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir.
7– Cezanın infazı tamamlandıktan sonra devam eden denetim süresi içinde, bu madde hükümlerine göre kendilerine yüklenen yükümlülüklere ve yasaklara aykırı hareket eden mükerrirler, infaz hâkimi kararı ile disiplin hapsine tabi tutulur. Disiplin hapsinin süresi on beş günden az ve üç aydan fazla olamaz.
8– Çocuğa karşı işlenen bir suçtan dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına veya müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde birinci fıkradaki koşullu salıverilme süreleri uygulanır.
9– Birinci fıkradaki koşullu salıverme süreleri, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 102. maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan cinsel saldırı suçundan, 103. maddesinde tanımlanan çocukların cinsel istismarı suçundan, 104. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında tanımlanan reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan, 188. maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında da uygulanır. 188. madde hariç olmak üzere bu suçlardan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında, cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi içinde, aşağıdaki tedavi veya yükümlülüklerden bir veya birkaçına infaz hâkimi tarafından karar verilir:
- a) Tıbbi tedaviye tabi tutulmak
- b) Tedavi amaçlı programlara katılmak
- c) Suçun mağdurunun oturduğu ve çalıştığı yerleşim bölgesinde ikamet etmekten yasaklanmak
- d) Mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan yasaklanmak
- e) Çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan yasaklanmak
- f) Çocuklar hakkında bakım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanmak
10– Dokuzuncu fıkra hükümleri çocuklar hakkında uygulanmaz.