T.C. Yargıtay 2. Ceza Dairesi E: 2018/296 K: 2018/1002 K.T.: 08.02.2018 MAHKEMESİ
Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, konut dokunulmazlığını bozma HÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;I- Mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151/1, 116/4. maddelerinde tanımlanan suçlar için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun’un 66/1-e maddesine göre hesaplanan 8 yıllık asli zamanaşımının, sanık hakkında mahkumiyet hükmünün verildiği 08/07/2008 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE,II- Hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;1- Sanık suça konu aracı … … … isimli kişiden aldığını ve bu kişinin açık kimliğini bildirmek için mahkemeden süre istediği,mahkeme tarafından verilen bu süre içerisinde mahkemeye istenen konuda bilgi vermediği, ancak hükümden sonra verdiği 22.07.2008 tarihli dilekçe ile istenen bilgiyi verdiği nazara alınarak… hakkında araştırma yapılıp ifadesine başvurulduktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,2- Müşteki …’ın misafir olarak diğer müşteki … … …n …’in evine geldiği, aynı ikamette bulundukları sırada garaj kısmındaki pencereden giren sanığın evde bulunan 150.00 TL para ile araç anahtarını aldığı ve bu anahtarı ile dışarıda bulunan müşteki …’a ait aracı çalarak uzaklaşması şeklinde gerçekleştirdiği hırsızlık eyleminde; sanığın, konuttan birden fazla müştekiye ait eşyadan hırsızlık yaptığını açıkça bilebilecek durumda olmadığı ve eylemlerinin kesintiye uğramadan aynı zaman içerisinde gerçekleşmesi nedeniyle tek suç olarak değerlendirilmesi gerektiği, kaldı ki iddianame ile bir kez cezalandırılması talep edildiği halde, sanık hakkında TCK’nın 43. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükmünün uygulanması,3- 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesine göre, anılan madde ve fıkrada belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmanın sanığın kasten işlenmiş bir suçtan dolayı verilen hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olması karşısında, TCK’nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,4- Kabule göre de ;Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde, TCK’nın 142/2-d,143 maddeleri uyarınca belirlenen 3 yıl 6 ay hapis cezasından, aynı Kanun’un 43. maddesi uyarınca ¼ oranında arttırım yapılarak 3 yıl 16 ay 15 gün yerine hesap hatası sonucu 3 yıl 10 ay 15 gün hapis cezasına, belirlenen bu ceza üzerinden 62. madde uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak sonuç cezanın 3 yıl 7 ay 22 gün yerine 3 yıl 2 ay 22 gün hapis cezasına hükmedilmek suretiyle eksik ceza tayini,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 08/02/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.